July 2008


AuzuBillahiMinesSeytanirRajim

BismillahirRahmanirRahim

1 Ocak 2008, Almanya

Ayet-i kerimeleri kaldirdim dersen, Tarikati’da kaldirdin derim bende sana. Maide suresinde, Yasin suresinde cok daha surelerde direk ayet vardir tarikatlar uzerine. Fetih suresinde ayet vardir. Fetih suresi onun icin indi zaten. Fetih suresi Beyat-i Ridvan’da inmistir. Ve beyat, su anda yapmis oldugumuz hadiseler bizim ne aklimiza gore uydurdugumuz bir istir, nede sonradan uydurma bir istir. Peygamber (aleyhis salatu vesselamin) Beyat-i Ridvan dedigi, orada elini verdi sahabeyi kiramlara. Herkez ona elini verdi, bagladi. Yemin ettiler donmeyeceklerine. Hazreti Osman aramizda degil dedi, Mekke’de musrikler ile bizim isimizi gordugu icin bunu kabul etmistir. Sol elimde, sol elimle dedi Efendimiz, Hazreti Osman’i temsil ediyor. Onuda koydu, el uzerinde sunnet yapti, bu sunneti seniyyedir. Peygamberin sunnetidir. Ister kabul et, ister kabul etme. Buda boyle. Ama sen Tarikati inkar edersen, bende sana derimki Seriat ile yuru. Masallah, nereye kadar gidersin? Hic bir yere gidemezsin. Burdan hava alanina kadar gidebilirsin. Hava alanindan yukselmen lazim. Araba ile cik yukari. Cikamazsin, kaldin.

Birisi soru soruyor: “Kendisinin Tarikati degilmi? Kendisinin Tarikati olarak kabul etmiyormu?”

O, kendi oz Tarikatidir. Kendisine Seyh olarak da demiyor. Tamammi? Kendisine Seyhim dese, o zamanda acik acik diyecek, iste Fethullah Tarikati kurduk. O da olmadi.

Fethullah’in Seyhi kimdi? Bilen yokmu? Ilim aldigi kisi kimdi?

Birisi: “Bediuzzaman.”

Bediuzzaman. Said-i Nursi Hazretleri. Soruyorum, Naksibendi’miydi degilmiydi? Kendisi Naksibindi’miydi degilmiydi?

“Yedi Tarikat dersi birden verildi…”

Birak yedi Tarikati, bir tanesini versinde. Yedi Tarikat dersi verildi de, bir Tarikat uzerine durmadi. Fakat, durum degisikti o zaman. Durum degisikken, simdi, akil vardir Islam’da. Degilmi? Allah bazi seylerde insana akil vermistir. Bunlari kullanacaksin. Said-i Nursi Efendi cikip mahkemede sabah aksam onun aleyhine seyler hazirliyor. Sabah aksam mahkemelerde hapishanelerdedir, degilmi bu kisi? Ve en bozuk zamanda. Bozuk insanlarin asdigi asdigi kesdigi kesdigi zamanda. Degilmi? Bu insan bazi sozler soylemistir. Mesela, bir vakit onu sorgulamaya cekildigi vakit, iste: “zaman Tarikat zamani degildir, iman kurtarma zamanidir.” Tarikati inkar ettimi bu soz ile? Niye bu sozu soyledi? Bunu bileceksin herseyden once. Bu sozu Said-i Nursi Hazretleri soylerken, Tarikati’mi inkar etti? Hayir. Tarikatlar, simdi 671, 677 inkilab kanunlari var. Bu inkilab kanunlari girmis calisiyor su anda. O zamanda calisiyordu. Bu inkilab kanunlari ile Seyh, Baba, Efendi, Seyyid, Serif, Pasa, butun bu unvanlari kaldirildi. Murid, Mursid, bunlar hepsi kaldirildi. Bunlari soyleyen insanlar, ve bunlari soyleyen kabul eden insanlari aninda o zaman ipe goturuyorlar. Ipe goturuyorlar aninda.

Simdi akil burda ne diyor? Bu uygundur. Ona dedilerki: “Sen Tarikat sahibisin. Sen osun sen busun.” “Zaman,” dedi, “Tarikat zamani degil,” dedi. “Iman kurtarma zamani.” Yani ben Imanimi kurtarmaya calisiyorum. Ne, sizin gibi melunlarin elinden ben Imanimi kurtarmaya calisiyorum sadece. Baska bir sey yapamam su anda. Demistir bu zat-i muhterem. Basimizin uzerinedir o soz. O sozu soyleyen cok insanlar olmustur. Orda inkar yoktur. Sadece ihtiyat vardir. Ihtiyat ile hareket etmistir. Birey uzerine, agzini acipta soyledigi soyleyecegi her kelime onu mahkum eder. Her kelime onu ipe goturur. Dolaysiyla o kisi, dusunup o baskilar icerisinde bu sozu soylemis. Bazi sozler soylemistir. Kendisi Naksibendi oldugu uzerine, ondan oncede kendisi Naksibendiligi yasiyan, ondan sonrada yasayan bir zattir. Bir zat-i muhteremdir.

Simdi biz diyoruzki, sen buradan ders aldiysan. Sen. Hic degilse orayi takip et. Orada takip yoktur. Burasi takip edilmiyor. Onun icin, e bizim Seyhimizin [Mevlana Nazim Kibrisi] soyledigi gibi. Seyhimiz’de bildiriyorki simdi oda yanlis anlasildi. Yasiyan insan yanlis anlasiliyor, birak goc edeni. Simdi Seyhmiz’de buyurduki: “Risaleleri okuyorsunuz. Risaleler size ne veriyor oglum?” diyor. Risaleler size belli bir zaman, bu gencleri ayakta tuttu, hareket ettirdi. Iman tutuyor. Yani, gencimiz o Riseleler ile bir sinirlar icerisine giriyor ama onun otesine gecemiyor, hareket edemiyorsun. Yani, kilitlenmisin. Cunku sadece okuyorsun. Okuyup, okuyup, okuyup bir yerlere varamiyorsun. Varacagin yer neredir senin? Herseyden once bilecegin mesele Peygamber (aleyhis salatu vesselam) o zincir halkasi ile geliyor, devam ediyor. Bu zamanda biz ne yapacagiz? Neler yapmamiz gerekir? Bunlari sana anlatiyormu diyor o kitap?

Simdi bunu, cok onemli, anlamasi lazim kisi. Anlamazsin diyor, sen. Birak sen, senin anlamasini, al diyor o kitabi, git diyor Said-i Nursi Hazretlerinin basina koy, sen oku de oda anlamayacak. Bunun manasi nedir? Yahu kardesim, bu kitabi senin elinden su anda Said-i Nursi Efendileri onu hapishanede, o kitabi yaziyor. Yazarken agir Osmanlica Turkcesiyle yaziyor. Osmanlica yaziyor. Ve ajanlarin, seytanlarin bol oldugu yerlerde oturuyor o mubarek. Birinin elinden oburunun eline gece gece, o sayfalar disariya cikiyor. Sen zan ederminki onun etrafinda ajan yoktu? Sen zan ederminki onun yaninda ondan gorunen, onun elini ayagini open kisilerin bazilari ajan degilmiydi zan edersin sen? Oylemi zan edersin? Oyle olsaydi, coktan biz koprunun obur tarafina gecerdik. Gecemedik. Cunku birinin eline gectigi vakit, ondan oraya gecti. Ordan daha disari cikmadan cok sayfalar ajanlar tarfindan bazi kelimeler degistirildi. Disariya gitti. Disaridan, onlar kitaplar haline basildigi vakit hala daha bugun… Yahu anla. Kuran-i Kerim Turkiye’de yasaklandi. Bir ara. Yasaklandimi?

“Evet.”

Kuran-i Kerim yasaklandi. Kuran-i Kerim uzerinde bulunan, Kuran-i Kerimide okuyan, Kuran-i Kerim evinde bulunan insanlar ipe gitti. Bunlari yasaklarken bakiyoruz biz, bunlar yasaklanirken, Risale-i Nur kitaplari yasaklanmadi. Biraz dusuneceksin simdi. Kuran-i Kerimi yasakliyor ama, Risale-i Nur’u yasaklamiyor. Niye yasaklamiyor? Sebep nedir? Orda verecegi nedir? Verdigi mesaj nedir? Simdi hala daha, bak Ibrahim Erzurumi Hazretlerinin Marifetname’sini yuz kere degistirdiler. Tamammi. Cesit cesit degistirdiler ama Risale-i Nur’la ortalikda geziyor.

1980 Ihtilali niye yapildi bunu biliyormusun? Bunu dusundunmu? Anladinmi? 1980 Ihtilali yapilirken kimleri ipe goturduler? Kimleri asdilar? Bu insanlari asarken bu insanlarin sucu neydi? Bu insanlarin cogu saglam kalem idi. Musluman kalem idi. Bunlar icerisinde, bu insanlar icerisinde, Yesil Sermaye dedigin Musluman kisiler vardi. Musluman sirketler. Onlari bitirdiler, iflas ettirdiler. Basim evlerini kapattilar. Bir bakiyoruz Musluman basim evlerini kapattilar ama Siyonist Yahudi hizmetinde duran basim evlerini kapatmadilar, onlar duruyor. Ve onlar Muslumanlarin kitabini basiyor. Yahu Musluman bu kadarmi gafil olacak? Musluman ne zaman uyanacak gafletten? Sen simdi, seni iki kelime ile o kilitlemis farkinda degilsin.

Soyledigin soz ile sen, cogu zaman anlayamiyorsun. Turkiye Cumhuriyeti. Ne diyoruz? Soyle bakalim. Anlat bakalim bunun sozunu. Laik Turkiye Cumhuriyeti. Laik Ufuk Turkiye Cumhuriyeti. Laik Demokratik Turkiye Cumhuriyeti. Laik, laik, laik… Ne demektir bunun manasi? Kelime kelime dusun, bak. Laik – Turk’u – ye Cumhuriyeti. Beraber soyledginde bir ise yaramaz. Eski eserler yikilip gitti. Yikip yikip bitiriyorlar. Niye? Bak bakalim ne yazar uzerinde? Eski Eserleri Yapma ve Yasatma Dernegi. Oylemi diyor? Oyle diyor. Git bak. Eski Eserleri Yapma ve Yasatma Dernekleri. Soz hic bir sey degismiyor. Kelimelerde degismiyor. Sadece, vurusu ile mana zitlasiga donusuyor. Bak dikkat et. Eski Eserleri Yapma ve Yasatma Dernegi. Bu ne demektir? Yap ve Yasat Dernegi, degilmi? Degil. Eski Eserleri Yap-ma. Yapma. Ve Yasat-ma, Dernegidir bu. Cami Yap-ma, ve Yasat-ma Dernegi. Simdi ben soruyorum, butun kelime ayni, harfler ayni, hersey ayni, fakat sadece sozu kullanis ile mana zit kutuplara gidiyor aninda. Biri yap diyor, biri yapma diyor. Diyimi ya?

E sen hangi sozu Said-i Nursi Efendi soyledi, nerde soyledi, niye soyledi bunu biliyormusun? Yok. E, kitabi okumakla, cok okuyor. Oku. Yirmi dort saat oku. Ha, e simdi Iman’in sartlarindanmidir? Oraya bakalim. Iman’in sartlarindanmidir o kitabi okumak? Soyle bakayim simdi. E hadis kitaplari var, onu oku. Hadis kitaplarini ne anlarsin? Anlayamazsin ondada. Kendi aklina gore verir. Yani, Mursid yok. Kitap cok ama Mursid yok. Ne demis? En hakiki Mursid ilimdir. Allah Allah ya. En hakiki Mursid ilimdir. E Mursidsiz ilimi ogrenebilirmisin? Soyle bakalim. Mursid ilimi ogreten kisidir. Mursid. Ilimi ogreneceksin. Ne, ne bicim soz bu? Alip bas taci yapmisin bu sozu sen. Farkinda degilsin be. Allah Allah yahu. Gaflet icerisine dustuk, uyuyoruz, kalkamiyoruz.

Onun icin ne diyor Hazret’de? “Zaman baska bir zamandir.” O zman baska bir zaman. Simdi baska bir zamandir. Iste simdi tekrar acilma zamanidir. Simdi tekrar birlesme zamani. Simdi tekrar uyanma zamanidir. Simdi Kufur’un elinden kuvvet gidiyor. Dusecek. Yikilacaktir Kufur. Dolaysiyla simdi, yahu kardesim Tarikat uc kisi olursa Efendimiz bildiriyorki, uc kisi olursa biri bas. Oyle degilmi? Uc kisi olursa biri bas olur. Efendimiz bildiriyormu on kisi olsun, oturup bir kitap okusun? Yok. Bir kisi hic degilse kitap okusun, o kitabi okuyan kisi de onu anlatsin. Bir seyler anlatsin. Anlayalim.

Okurum okurum anlamam der cocuk. Hoca derki, “E, niyetin bozuk. Tekrar oku.” Gene okurum, gene anlamam. “Bozuk niyetin. Tekrar oku. Niyetini duzelt. Tekrar oku.” Yahu anlamam. Hoca sensin sen anlat bana diyorum bende o zaman. Ben kitap istemem ya, Allah Allah. Benim okumam yazmam yoktur. Yani, butun bu millet okumasi yazmasimi olmasi lazim? Bu Anadolu insani, dune kadar okumasi yazmasi yoktu. Islam’i en guzel sekilde biliyordu. Oyle degilmi be? Karadeniz insani da, hepsi boyleydi. Okumasi yazmasi yoktu ama Islam’i en guzel bir sekilde bilip yasiyordu. Simdi okumasi yazmasi coktur, bir de neyi coktur? Kibiri coktur. Cunku kendinden baska kimseyi tanimaz artik. Ben kitapda okudum diyor. Baska bir sey tanimam ben diyor. Buda yanlistir.

Onun icin, Allah bize (subhanahu ve taala) ayet-i kerimeyi hukmunu kaldirmadi. Ne diyor bize? “Salihler ile olunuz.” Salihler ile olunuz demek, mezardaki salihler ile olunuz demiyor. Onlar gecti. Mezardadir onlar artik. Salihler ile olunuz. Onlar ile oturup kalkiniz. Onlardan olunuz demiyor. Salihlerden olunuz demiyor. Salihler ile olunuz diyor bize Rabbil Alemin yahu. Acik acik soyluyor bize. “Siddiklar ile olunuz.” Siddiklar ile olmak, salihler ile olmak, onlar ile oturmak, onlar ile konusmak, onlarin soyledigini dinlemek, onlarin yol gosterdigi taraflara donmektir. Yani, acik acik sana Allah’u taala, Seyh, Tarikat yolunu gosteriyor. Acik acik Allah (subhanahu ve taala) sana bir yere baglanmayi emr ediyor. Bunu anlaman gerekli. Bunu anlamamiz gerekir. Analayamiyoruz, niye? Cunku nefsin en buyuk hastaligindan bir tanesi hic bir seye tabi olmak istememesidir.

Seytan ne yapti? “Ben,” dedi, “sana tabiyim. Adem’e tabi degilim.” dedi. Yani dedikya, “Adem’e secde etmem,” dedi. “Secde etmem” manasi bir kere secde etmem degil. Yani ben Adem’e tabi olmam dedi. Ben senden alirim dedi. Adem’den almam dedi. Iste bizde Tarikta yollarinda bunu yaparsak o sekilde seytanin bir sifatini aliriz kendi uzerimize. Olmaz o zaman. Isimiz tehlike olur. Tehlikedir.

Ya Allah’u (subhanahu ve taala) bize ayet-i kerime ile mealinde soyle buyuruyor, Yasin-i Serifde: “Uyun, sizden hic bir ucret istemeyen kimselere, onlar hidayete ermis zatlardir.”

Simdi buna biz, biraz aciklik getirsek. Oyle seyini aciklayacak degil. Nasil konusuyor Rabbil Alemin bize? “Uyun.” “Uyun,” nedir? Ihtar veriyor, emir veriyor. Uyun. Bize bir sekilde uyari veriyor. “Uyun,” diyor. Biz donup dedigimiz zaman, kime? Hemen devam ediyor, “Sizden hic bir ucret istemeyen kimselere.” “Ucret istemeyen.” Dunyalik, yahut her hangi bir sekilde, sizden bir sey istemeyen kimselere siz uyunuz. Ondan sonra donup diyorki, bize onlarin sifatlarini gosteriyor. Dedikya onlar “hidayete ermis zatlardir.” Yani uyacaksin. Kime? “Senden hicbir ucret istemeyen kimseye” cunku o “hidayete ermis.” Hidayete eren insan seni hidayet yollarina kor. Sende hidayete erersin. Degilsa, “Kitap ile hidayete erdim,” diyen adama, ha, “Ben, edenfim Risaleler ile hidayete erdim,” diyen adama benimde hakkim vardir demeye: “Sen niye Kuran-i Kerim’i okumuyorsunda Risale’yi okuyorsun?” “Baksana, Kuran-i Kerim’i oku,” derim. Onu anlayamazsin.

Onu da anlayamazsin, onu da anlayamazsin. Peygamber hadisini de anlayamazsin. Peygamber Efendimiz (aleyhis salatu vesselamdan) sonra gelen ne kadar alim ulama vardirki bu alim ulamalar o zamanda yazdiklari kitap vardi. Bugun Imam Gazali hazretlerinin yazilarini aliyor. Imam Rabbani Hazretlerinin yazilarini aliyor. Kisiler kedni akillarini gore hukum veriyorlar. Bir kere, herseyden once bilmen gerekirki, Imam Rabban Hazretleri sana mektup yazmadi. Siradan adamlara mektup yazmadi. Krallara, Sultanlara mektup yazdi. Yani, onlari irsad etmek icin onlara yol gostermek icin gonderdi. Oyle seyleri sana yazmadi. Sen avamdan bir insan bunu anlayamazsin. Krala, Sultana hitabi baskadir, sana hitabi baskadir. Sen, o kelimeleri kendi aklina gore, kendi ilmine gora alirsan, asagiya indirisin, yukariya cikaramazsin. O kelimeleri asagiya indirdigin icin, sen hic bir zaman yukarilara, yuksek makamlara cikmaya yol bulamazsin. E o zaman biz diyoruzki, tamam, madem oyledir, Risaleleri herkez okuyacak. O zaman erkekler tek basina okur, kadinlar tek basina okur. Yol bulsun hepsi, gitsin.

Ne, kadin ustunde hukmun ne senin? O zaman, birak. O da gitsin. E yahu kardesim kadin ustunde nasil tasarruf edebilecekki kisi kendisi evlenmedi bile. Allah Allah. Evlenmedi. Hangi sartla istersen, evlenmedi. Peygamberimiz (aleyhis salatu vesselam) acik Hadis Serif’i vardir, “Evlenmiyenin dini yarimdir,” diyor. Soyle bakalim. Hadi Said-i Nursi Hazretlerini anladik evlenmedi da, Fethullah Gulen niye evlenmedi? Niye evlenmiyor?

“Onlar evli degillermi?”

Niye?

“Ya?”

Bize gore papazlar evlenmez. Hocalar, Seyhler evlenir.

“Ilk sefer duyuyorum, bak.”

Ister gucune gitsin, gucune gidenin de ayni etsin. Gercek sozde bu idir. Aciklik getir bana, niye evlenmiyor? “Rizkini dusunudum, tebligden vakit bulamadim,” dersen yalan soylersin derim bende sana. Baska bir sey demem. “Rizki dusundum,” dersen o zaman senin Allah hakkinda suphen vardir derim ben sana. Allah sana, “Rizkinizi siz yaratmadiniz,” diyor, “yaratan biziz.” “Kefil olanda biziz,” diyor. Bitti. Yani sen, ben karima bir ekmek koyamiyacakmiyim onune? Ne bicim adamim ben o zaman yahu? Acayip bir is bu.

O Sultanlarin hepsinin kendi isi vardi. Emek ile para kazanirdi. Sultan, Padisah emegi ile para kazanirdi. Oyle, halvuru saman savurmazdi. Oyle, Avrupanin cikardigi kitaplar ile kendini kandirma. Hazinede duruyor hersey. Arsivlerde hep. Cikartmadilar daha. Actirmiyorlar. Bak: “On bag maydonoz girdi, yirmi kok sovan girdi.” Bunlar hepsi yazili arsivlerde. Nerde? Dunyanin neresinde gorulmusdurki saraya, Padisah sarayina bir koylu gelipde hediye getiriyor. Hediye. Padisahimiz bunu yesin. “Ben hediye getiriyorum,” diyorda onu arsivlere yazabiliyorlar. “On bag maydonoz getirdi falan kisi falan koyden.” Allah Allah yahu. Biz ne saskin olmusuz boyle. Sasirmisiz hakikaten. Hem oyle bir sasirmisizki Abdest’in farzini ve sunnetini bilmezken evliyalar hakkinda fetva veriyoruz. Oyle bir sasirdik biz. Isin gercegi bu. Degilmi? Abdest’in farzi hangisidir, sunneti hangisidir? Sorsam dusunecek. Coook kitaplar arastiracak belkide.

Ondan sonra, Allah’in evliyalik makaminda oturan kullara dil uzatiyorlar. Yazik olur o kullara derim ben. Hic sinirlenmem ben. Sadece yazik olur. Onun icin, yanlis yanlistir. Kimden isterse gelsin. Dogruda dogrudur. Velevki seytandan gelse. Dogru sozu alip bas taci yapacaksin. Ama soyleyen yanlistir. Fark etmez. Dogru soze bak sen. Sen hayir bereket bulursun o zaman. Yanlis kisi kendi hesabini verecek. Senin icin, benim icin, bir sey yok o zaman. Onun icin, cok fazla soze gerek yok. Isler ortada. Yapilan isler ortada. Siyaset ile bir seyler degistirmeye calisir insanlar. Degistiremezsin be kardesim. Degistiremezsin. Yapamazsin. Cunku, cunku sen Hadis’ini anlamamisin Efendimiz’in.

“Benden sonra Halifeler gelecek. Halife’lerden sonra Umara, Sultanlar, Malikler, Mulkler gelecek. Onlardan sonra Zalimler gelecek.”

“Dunyayi kontrol altinda tutacak olan Zalimler gelecek,” dedi Efendi’miz. “Bir asir onlar hukm edecek.” Orada bir asir deyiyoruz, ama bir asir sozu orada, yuz senelik bir zaman birimi degildir. Bir asir. Orda bir zaman biriminden bahs ediyorki, o asir, kimler gelecek? “Zalimler gelecek,” dedi yer kuresinde idareye. O asir, Ulu Hakan Sultan Abdul Hamid Han’in tahtdan inmesi ile girdi. Cunku Ulu Hakan Sultan Abdul Hamid Han’dan sonra Şer-i kanunlar kalmistir. Idare elden gitmistir. Obur Sultanlar sadece gostermeliktir. Sultan Resad Han, Sultan Vahdeddin Han, Sultan Abdul Mejid Han: bunlar gostermeliktir. Guc yoktur. Kuvvet yoktu onlarda artik. Dolaysiyle, Halife’de yoktu. Simdi kim geldi? Zalimler geldi o zaman. O zaman bu zaman, dunyanin her memleketine bakiyoruz biz, her memleketin basina zalimler geldi. Musluman memleketlerden tut, bu memleketlere kadar. Krallar degiti, onlarin basina Demokrasi oy ile, Demokrasi Hypokrasi, munafik herifler geldi. Kendi karisina soz geciremeyen herifler gelmiz memleketleri, hukumetleri idare etmeye kalkmis. Kalkiyorlar. Ama kendi karisina soz geciremez. Ayri mesele. Supermarket’i versen calistir desen, iflas ettirecek. Calistiramaz. Ki bugun, Amerika’yi idare eden kisi, Bush, kac tane Supermarket batirdi. Degilmi? Kac tane is yerini batirdi? Idare edemedi. Fakat hala daha Amerika’nin basinda oturuyor. Simdi acaba diyoruz biz, Salihlerden mi acaba? Yoksa acaba o devir gectimi? Yok canim, iste o devir icerisindeyiz biz daha. “Zalimler gelecek,” dedi Efendi’miz. Zalimler idarede dururken, Vaktin Sahibi cikmadan sizde one atilmayiniz. Vaktin Sahibi vardir. Mehdi (aleyhis selam) insallah yakinda tekbiri alir, zuhur eder. Hazreti Isa ener. O zaman duzelir. Baska turlu duzelmez.

Dedigi gibi, okuyalim. Cocuklar okusun. E gencler okudu ne oldu? Kilit noktalara gececek. Ne kilidi be diyor. Hangi kilitden bahs ediyorsun sen? Komputor’u kullanacak. Ne komputoru be? Komputoru icad eden o. Sana kitabini vermese sen komputoru de kullanamazsin. Cok muhim.

[Birisinin cep telefonunda oyun havasi caliyor]

Bak, iste. Haha. Iste, sen o kitapcigini tutmasan onu kullanmasini bilmezsin. Icad eden o. Degilmi ya? Gercek olan bu.

Turkiye ucak almis Amerika’dan. F-16’lar falan filan. Masallah dedim. Cok zengin oldunuz. Cok guzel. Cok akillisiniz be derim. Ne oldu Hoca Efendi alacagiz tabi. Aldin tabi. Ama sana kod numaralarini vermedi. Istedigi andada dugmeye bastigi anda gok yuzunde seni ucurur. Bitti isin. Oyle degilmi? Ucak profosor’u var orada. Gok yuzunde seni aninda bitirebilir. Ya, masallah. Ondan sonra sen kalkipta Amerika’ya meydan okuyacaksin. Bu akil isimidir bu yahu? Allah Allah, bunu yapiyoruz simdi biz. Akilsiz…

“Mumin,” ne dedi Efendi’miz? “Aldatmaz.” Iste ona sorduklari vakit, televizyonda Reha Muhtar’a bunu soyledi. “Biz,” dedi, “aldatmayiz,” dedi. “Cumhuriyet basimizin tacidir,” dedi. “O malum kisi,” dedi, “seviyoruz,” dedi. “Basimizin tacidir,” dedi. Bazi sevenler var. Seviyorlar. Sevin. Sev. Atesi bol olsun. Sanada yetissin o zaman. Olur. Sev bakalim sen. Kisi kiminleymis? Soyle bakalim. Hadis Serif’de ne dedi Efendi’miz? Kisi kiminledir? “Sevidigi ile beraber.” Kisinin iki sevdigi olamaz. Iki sevgilisi olamaz. Ya Peygamber’ine asiktir, ya Peygamber’inin dusmanina asiktir. Ikisinden birine asik olur. Iki tarafa asik olamaz. “Kisi sevdigi ile beraberdir,” dedi Efendi’miz (aleyhis salatu vesselam).

Iste, ondan sonrada dediki. “Ama ne bilelim,” dedi. Lagam faresi soruyor: “Ne bilelim Fethullah Efendi? Sende diger takiyyeci Muslumanlar gibi bizi kandirmiyorsan?” Takiyyeciler gibi. Bak takiyyeci cok. Kandiriyorlar bizi. Gomlek degistirdim. Pantalon degistirdim diyenler var. Milli Gorus gomlegini cikarttim, pantalon giydim. Salvari cikarttim, pantalon giydim. “E onlar gibi,” diyor, “sende bizi kandirmiyorsan, nerden bilelim,” diyor. O zaman o Hadis Serif’i kullandi. Dediki: “Peygamber bildiriyorki, ‘Aldatan bizden degildir.’”

Fakat enteresan yon sudurki, Hadis Serif’ide kirpti. Cunku Hadis Serif devam ediyor, “Aldananda bizden degildir.”

El-Fatiha.

BismillahirRahmanirRahim

Rejeb Mubarak! Sheykh Efendi Hazretleri said we will be entering the Holy Month of Rejeb starting at Maghrib, this evening, Wednesday. Inshallah we will be celebrating Regaib Kandili Thursday night.

Allah’a emanet olun.